Basma (2024 )
Yurtdışında okuyan genç bir Suudi kadın, ailesinin kendisini zor gerçeklerden koruduğunu öğrendiği Cidde'ye geri döner.
Artık izlediğin, sevdiğin ve kategorize etmek istediğin film ve dizileri koleksiyona ekleyebilirsin.
Yurtdışında okuyan genç bir Suudi kadın, ailesinin kendisini zor gerçeklerden koruduğunu öğrendiği Cidde'ye geri döner.
Polis memuru olan Joe Bayler’ın rütbesi düşürülerek, acil durumlar için gelen telefonlara bakmakla görevlendirilir. Joe, bir gün bir gün kaçırıldığını söyleyen bir kadından telefon alır. Aldığı çağrıdan sonra Joe, kendisini büyük bir kaosun ortasında bulur.
Erdemli bir komutan kendi kaderini tayin ederek Töton Şövalyeleri ve Kutsal Roma İmparatorluğu ordularına savaş açar.
Jean Valjean olarak bilinen 24601 nolu mahkum, hapishaneden salınır. Kendisine yeni bir hayat kurmak ister ama müfettiş Javert'in gölgesi onu daima takip etmektedir. Jean Valjean Fantine'in kızı Cosette ile ilgilenmeyi kabul ettikten sonra ikisinin hayatı da tamamen değişecektir. Fransız Devrimi'nin arifesinde geçen hikaye ihtilalin her iki tarafının da yüzünü gözler önüne serer.
Orhan 38 yaşında bir aile babasıdır. Bir yandan ev kazası yüzünden komaya girmiş annesiyle ilgilenirken, bir yandan da kefil olduğu arkadaşı ortadan kaybolduğu için üzerine kalan borcu kapatmakla uğraşır. Bu süreçte ailesiyle de arası açılır ve giderek baba rolünü kaybeder. Taksi şoförlüğü gibi ek işler yaparak başka bir adam haline gelir.
Hitler ve yakın arkadaşları kendilerini sığınaklarda güvene almışlardır. Aralarında Führer'in özel sekreteri Traudi Junge de vardır. Berlin artık düşmüş bir kaledir fakat Hitler, şehirden çıkmayı ve teslim olmayı kabul etmemektedir. Halkının tüm fertleri dışarıda yok edilirken o, son yolculuğuna hazırlanmaktadır. Birlikte intihar etmeden birkaç saat önce Eva Braun ile evlenirler. Cesetleri düşman eline geçmemesi için yakılır. Führer'in peşinden yıllarca sadık bir şekilde gitmiş birçok insanın durumu da farklı değildir. Berlin düşerken herkesin ölümle yaşam arasında seçim yapma saati giderek yaklaşmaktadır.
Üç yahudi kardeş, Nazilerin kontrolü altındaki Polonya'dan kaçıp Beyaz Rusya civarında bir yerde Nazilere karşı savaşan Rus direnişçilerine katılıp, ormanın içinde bir köy inşa ederler. Bu sayede hem kendilerini hem de 1200 yahudinin hayatını kurtarırlar.
Bu belgesel dizisi, tarihin en korkunç konularından birini ele alıyor: Holokost ve ünlü Auschwitz-Birkenau toplama kampı.
1945 baharında Rusya işgali altındaki Berlin'deyiz. Bombalar altındaki şehirde kalanlar başlarına gelecek felaketleri bekliyorlar.Şehre giren Rus askerleri, ele geçirdikleri Alman kadınlara tecavüz etmeye başlıyorlar. Hayatta kalma mücadelesi veren Alman bir kadın gazeteci, kaçınılmaz gibi duran tecavüzlerden korunmak için Rus bir binbaşıyla gönül ilişkisine giriyor. Bu sırada Berlin’in dört bir yanında işgalin trajik sonuçları yaşanıyor. Gerçek bir olaydan ilham alan filmde savaşın acımasız yüzüne tanık oluyoruz.
Chuck Norris ile 90’lardan bildiğimiz “Walker, Texas Ranger” dizisi yepyeni bir kadro ile geri döndü.“Supernatural”la yıldızı parlayan Jared Padalecki’nin hayat verdiği genç kanun adamı Cordell Walker’ın nefes kesen maceraları sizlerle.
Bir çiftlik sahibi olan Royal Abbott, Wyoming’in vahşi doğasının kenarında akıl almaz bir gizemi keşfeder. Bu durumun ardından Royal, hem ailesini hem de topraklarını korumak için büyük bir savaş verir.
Kudretli Kong ve korkunç Godzilla, insan dünyasında gizlenen, hem kendi türlerinin hem de insanlığın varoluşunu tehdit eden devasa ölümcül bir tehdide karşı birlikte savaşmak zorundadır.
Kendisini yetiştiren güçlü imparatorluk ve asıl kabilesi arasında kalan Romalı bir subayın sadakat konusunda yaşadığı tereddüt, epik bir tarihî mücadeleyi tetikleyecek.
Entrikacı Mallika jaan, seçkinlere hitap eden bir genelev yönetmektedir. Ancak İngiliz yönetimindeki Hindistan'da isyan çıkarken, yeni bir rakip onun saltanatını tehdit eder.
1947'de Mildred Ratched, önde gelen bir psikiyatri hastanesinde hemşire olarak çalışmaya başlar. Ancak şık görüntüsünün altında, giderek büyüyen bir karanlık gizlidir. (Dizi içeriği 18 yaş ve üzeri için uygundur.)
Tarihî Pera Palas Oteli ile ilgili bir yazı hazırlarken kendini bir anda geçmişte bulan gazeteci Esra, Türkiye'nin kaderini değiştirebilecek bir komployu durdurmalıdır.
New York’ta itfaiye şefi olan Owen Stand, Teksas’ta yeni bir ekip kurması için görevlendirilir. Oğlu ile birlikte Teksas’a yerleşen Owen, bir yandan hayat kurtarmaya çalışırken diğer yandan kişisel problemleriyle uğraşacaktır. 9-1-1 dizisinin spin-off projesi olan dizi, oğlu ile birlikte Austin’e taşınan bir adamın hayatına odaklanıyor. İtfaiye görevlisi olan Owen Strand, oğlu ile birlikte yıllardır yaşadığı New York’tan ayrılarak Austin’e taşınır. Kendisine yeni bir hayat kurmaya çalışan Owen, yeni şehrinde bir yandan zor durumdaki insanlara yardım etmeye çalışırken bir yandan da özel hayatındaki sorunları çözmek için çabalar.
Hicran ile Adnan mutlu bir evlilik sürdürürken 2 yaşındaki oğullarını bir kaza sonucunda kaybedince hayatları alt üstü olur. Aynı evde yaşamaya devam etseler de artık iki yabancıdırlar. Hicran bunun üstüne bir de açıklanması mümkün olmayan olaylar yaşamaya başlayınca psikolojisi daha da bozulur. Sonunda bir Hoca’ya gider ve ikinci kanından bir kadının ona farklı bir büyü yaptırdığını öğrenir.
İngiliz ordusu, Mussolini'nin İtalyan kuvvetlerini yenmeye hazır göründüğünde, Hitler takviye kuvvetler gönderir; General Rommel liderliğindeki Afrika Birlikleri. Çöl Tilkisi, İngiliz komutan Montgomery rakibini ezmek için bir plan yapana kadar kazanmaya devam ediyor. Amerika'nın Kuzey Afrika'ya çıkarmasından sonra Mihver ordularının teslim olmaktan ve Çöl Savaşı'na son vermekten başka seçeneği kalmadı.
Bu aydınlatıcı belgesel drama dizisi, Musa'nın prenslikten peygamberliğe ve ötesine uzanan ilginç hayatını anlatırken ilahiyatçıların ve tarihçilerin görüşlerine başvuruyor.
1943 yılında Belarus’ta Naziler tarafından gerçekleştirilen vahşeti küçük bir çocuğun hikayesi üzerinden bu sarsıcı ve rahatsız edici film, gelmiş geçmiş en korkunç savaş filmlerinden biridir. Savaşın olayların doğal akışını mahveden yakıcı gücünü anlatıyor. Gerçeklere dayanan filmin kahramanı, Beyaz Rusya'lı on altı yaşındaki Flyora. Başta yalnızca bir çocuk olan Flyora, ormana kaçar ve partizanlara katılır. Nazilerin vahşetini yaşadıktan sonra ise Flyora büyür, hatta yaşlanır. Bir zamanlar taptaze olan çocuksu yüzü artık kırışıklıklarla doludur.
Alman yapımı polisiye gerilim dizisi. Türkiye-Almanya maçı öncesinde Almanya milli takımında oynayacak olan Türk kökenli futbolcu Orkan Erdem’i öldürülür. Olaylar orada kopmaya başlar… Türk Alman ilişkilerinin fazlasıyla işlendiği dizide Berlin’in arka sokakları kaynamaya başlar. Aksiyon hiç bitmiyor. Türkçe konuşulan kısımlarda bir gülümseme geliyor 🙂 Heyecanı hiç bitmeyen konunun güzel işlendiği iyi bir dizi!
Film Moskova’nın metro sisteminde, Moskova Nehri’ni tünellere aktaran bir su sızıntısı nedeniyle çöküşün eşiğinde olan bir sistemde geçiyor. Problem, tünellerin tüm şehrin altından geçmesi ve bu tünellerin çökmesi durumunda yukarıdaki binaların da çökecek olmasıdır...
Amerika’daki ekonomik buhran döneminde tetikçilik yaparak hayatını kazanan Michael Sullivan, John Rooney’nin hesabına çalışmaktadır. Fakat Rooney’nin oğlu, babasına kendisinden daha yakın olan bu adamı harcayacak türden dolaplar çevirir. Sullivan, hiç istemediği halde kendi oğlunun da olaya karışması sonucu tehlikeli bir açmaza düşer. Olayların gelişmesiyle birlikte, hem cinayet mahali fotoğrafçısı hem de suikastçı olan Maguire, Sullivan’ın peşine takılır. Sullivan, ne pahasına olursa olsun oğlunu korumak zorundadır.
Berlin’de yaşayan başarılı bir Amerikalı iş insanı olan Matt Turner’ın hayatı, bir sabah arabasıyla çocuklarını okula götürürken aldığı gizemli telefonla alt üst olur. Telefondaki gizemli ses ona arabasının altında bomba olduğunu ve kendisine verilen talimatları yerine getirmezse patlayacağını söyler. Arabasının içerisinde mahsur kalan Matt, ailesini korumak için kendisine verilen talimatları yerine getirmeye çalışır. Giderek daha tehlikeli hale gelen görevleri yapmaya çalışan Matt, içene düştüğü bu kabustan kurtulmayı başarabilecek midir?
Washington eyaletinin bir şehri olan Red Dawn sakinleri bir sabah uyandıklarında, gökyüzünden düşen yabancı paraşütçülerin gerçekdışı görüntüsüyle karşılaşırlar. Amerika Birleşik Devletleri işgal edilmiş ve Red Dawn ana hedef noktasıdır. Vatandaşlar kendilerini bir anda mahkum, şehirlerini ise düşman işgali altında bulurlar. İşgalcilerle savaşmaya kararlı bir grup genç vatansever şehrin biraz dışındaki ormana saklanır ve kendilerini eğiterek bir dövüşçü gerilla grubuna dönüştürürler. Lise maskotlarından ilham alarak kendilerine Wolverine’ler derler. Birbirlerini koruyacaklarına, şehirlerini işgalcilerin ellerinde kurtaracaklarına ve özgürlüklerini geri kazanacaklarına dair söz verirler...
Lincoln dönemindeki sivil savaşı anlatan filmin başrollerinde Matthew McConaughey, Keri Russell gibi isimler bulunuyor. Yönetmenliğini Gary Ross'un yaptığı film aksiyon, dram, gerilim ve tarihi türünde.
Çılgın diktatör M.Bison, müttefik devletler insani yardım çalışanlarını rehin alır. Albay Guile ve komutasındaki birlik Bison'u altetmeye gider. Bu arada Bison'un sağ kolu Sagat'tan intikam almak isteyen Chun-Li, Balrog ve Honda, televizyon ekibi gibi görünerek Bison'un üssüne sızarlar. Ken ve Ryu isimli iki dövüşçüyse bu hesaplaşmanın tam ortasında kalmıştır. Popüler konsol ve bilgisayar oyunu Street Fighter 2'nin aksiyon yönetmeni Steven E. de Souza tarafından sinemaya uyarlanan bu yapımında, başrolü Jean Claude Van Damme ve Raul Julia paylaşıyorlar. Meraklılarına filmde Kylie Minogue'un da rol aldığını hatırlatırız.
Titanik yolculuğunun 100.yıldönümünde modern yolcu gemisi Titanik 2 yola çıkar.Kaderide adaşı gibi olacak dev bir geminin öyküsü.
500.000 Tang Hanedanlığı askeri ve Ansi adında küçük bir kale. Tang hanedanı İmparator Taizong çok acımasız ve vahşi bir kumandandır. Hiç bir askeri ahlaka aldırış etmeden önündeki her kaleyi, köyü ve şehri yakıp yıkan, yağmalayan ve ne kadına ne de çocuğa acımayan İmparator Taizong bu defa gözünü Goguryeo bölgesindeki Ansi adındaki küçük ama kilit noktası olan bir kaleye dikmiştir. İmparator için sadece bir kaç gün içinde alacağını düşündüğü bu kalenin kumandanı Yang Man-chun'dur ve İmparatorun hesaba katmadığı şey, kumandan Man-chun'un ne pahasına olursa olsun bu kaleyi acımasız İmparatora teslim etmek istemediğidir. 88 gün sürecek olan bu savaşta ya teslim olacaklardır ya da ölümüne savaşacaklardır.
Sürekli Özgürlük Harekatı sırasında Afganistan’da aslen yerel halk ile toplumsal kalkınma projeleri gerçekleştirmesi gereken Keating Muharebe Karakolu sürekli Taliban tarafından organize olmayan küçük çaplı saldırılara uğramaktadır. Ancak Taliban güçleri üstte ilk defa koordineli bir saldırı düzenlediklerinde yardım gelene kadar üstteki 53 Amerikan askeri yaklaşık 400 direnişçiye karşı ölüm kalım savaşı vermeye başlar. Film, CNN muhabiri Jake Tapper’ın gerçek olayların anlatıldığı aynı isimli kitabından uyarlanmıştır.
Takvimler 2067 yılını gösterdiğinde, dünya büyük bir tehlike altındadır. İklim değişikliğinin bir sonucu olarak insanlar yapay oksijenle yaşamak zorunda kalır. Sentetik O2'nin neden olduğu bir hastalık, dünya nüfusunu ölmesine neden olur. Bir yeraltı tüneli işçisi olan Ethan, insan ırkını kurtarmak için savaşmak zorunda kalır. Ethan bu süreçte, bilinmeyen tehlikelerle dolu korkunç yeni bir dünyaya sürüklenir.
Görme engelli bir piyanist olan Sofia’nın hayatı, üst komşusu Veronique’nin şüpheli bir cinayete kurban gitmesiyle altüst olur. Olayın sorumluları, cinayetin tek tanığı olan genç kadının peşine düşerler. Sofia kendini bir anda acımasız bir suç örgütünün hedefi haline gelmiş halde bulur. Gizli ajanlar, suç ve şantajla örülü yeraltı dünyasında cinayetin perde arkasını çözmeye çalışırken Sofia’nın yolu, Veronique’nin eski bir savaş suçlusu olan babasıyla kesişecektir.
Stéphane, Paris banliyönlerinden Montfermeil’deki Suçla Mücadele Timi’ne yeni katılmıştır. Ekibin deneyimli üyelerinden Chris ve Gwada ile birlikte çıktığı devriyelerde mahalledeki çeteler arasındaki gerginliği fark eder. Bir tutuklama esnasında olay kontrollerinden çıkar ve bu sırada farkında olmadan bir drone tarafından çekilirler. Artık Stéphane ve ekibi gittikçe büyüyen bu gerginliğin bir parçasıdır.
Goodnight Mommy / Ölümcül Oyun ile aile gerilimi türüne yepyeni ve son derece ürkütücü bir alan açan yönetmen ikili Veronika Franz ile Severin Fiala, yeni bir aile trajedisiyle beyazperdede. Sundance’te ilk gösterimini yapan Dağ Evi, iki çocuk ve müstakbel üvey annelerinin tipi yüzünden bir dağ kulübesinde mahsur kalışlarını gözlemliyor. Psikolojik gerilimin yavaşça yükselerek tavan yaptığı, beklenmedik sürprizler ve huzursuz edici atmosferiyle Dağ Evi aile sırları, belirsizlikler, kindar çocukların yer aldığı, doğaüstüne de göz kırpan, nefes kesici bir gerilim.
On sekizinci yüzyılın başlarında İngiltere'nin Fransa ile savaşı sürerken, Kraliçe Anne'in (Olivia Colman) tahtta olduğu sarayı ve lüks yaşam tarzı bundan pek etkilenmez. Kraliçenin yakın arkadaşı olan Marlborough Düşesi Sarah Churchill (Rachel Weisz), bir yandan kraliçe ile ilgilenirken bir yandan onun yerine ülkeyi yönetmektedir. Düşes Sarah'ın saraya yeni gelen akrabası genç Abigail Masham (Emma Stone), Kraliçe Anne’in gözdesi olabilmek için Sarah ile rekabete girer. Kraliçe Anne’in sağlığı gitgide bozulurken iktidar, hırs, aşk ve hasetten güç alan saray entrikaları da alıp başını gider.
Black Sails, Jon Steinberg ve Robert Levine tarafından, Starz için yaratılan bir televizyon dizisidir. 26 Temmuz 2013 tarihinde, Starz on bölümlük ikinci sezon onayı vermiştir. Louis Stevenson’ın romanı Treasure Island'ın 20 yıl öncesini konu alan Black Sails, Korsanlığın altın çağında Kaptan Flint ve tayfasına yeni kattığı John Silver'ın başlarına açtığı belaları anlatıyor. Los Angeles Times'dan Robert Lloyd dizi için Black Sails bir korsan hazinesi. Starz'ın yeni dizisi, korsanların günlük yaşamını gerçekçi bir biçimde resmediyor ifadelerini kullandı. Dizi, Güney Afrika'daki Cape Town Film Stüdyolarında çekiliyor. Sadece bir gemiye eklenen detaylar için Üç yüz işçi saatlerce çalışmıştır.
Yolsuz bir devletten kaçan bir aile, korkunç bir geçmişi olan bir güvenli evde sığınır - yakın geleceğin Kuzey Amerika'daki Kara Treni'nin dehşet verici son durağı.
Şanssız bir video editörü, işleri düzeltmek için gizemli bir teklifi kabul ettiğinde, kendisini görüntülerdeki kurban tarafından hayaletlerle dolu bulur.
Şans eseri bir araya gelen, petrol kirliliği tarafından harap edilen bir kasabadan kaçan altı kişi, tehlikelerin kendilerini beklediğini fark etmeden gizemli bir gemiye gizlenirler.
Ormanın içinde hiçbir anıya sahip olmadan uyanan genç bir kadın, nedeni belirsiz gizemli yabancılar tarafından hedef alınır.
Genç bir eski hükümlü, yeni kazandığı özgürlüğünü riske atar ve bir hücre arkadaşının uzak kızını bulmak için çabalar. Fakat habersizce, onun geçmişinden bir şeytanı doğrudan kapısına getirir.
Casey Beldon (Odette Yustman) kendisini çocukken terk eden annesinden nefret etmektedir. Ancak açıklanamaz birtakım olaylar meydana gelmeye başlayınca annesinin neden terk ettiğini anlamaya başlar. Sonunda hayaletin uyanık saatlerine de egemen olması üzerine çareyi spiritüel olaylar danışmanı Sendak’a (Gary Oldman) başvurmakta bulur.Sendak’ın yardımını alan Casey, ailesi üzerindeki lanetin kökeninin Nazi Almanya’sına kadar uzandığını keşfeder. Herkese ve her şeye yerleşebilme yeteneğine sahip olan bir yaratık, bedenleri ele geçirdikçe daha da güçlenmektedir. Lanetin ortadan kalkması için tek şansı, dünyamızın ötesinde henüz doğmamış birisi tarafından açılmış olan bir giriş kapısını kapatmaktır.
Film Temmuz 1995’te Bosna’da geçer. İngilizce öğretmeni Aida Selmanagic, Srebrenica’nın küçük bir kasabasında Birleşmiş Milletler’in tercümanı olarak çalışmaktadır. Sırbistan ordusu bu küçük kasabayı ele geçirdiğinde, Aida’nın eşi ve iki oğlu da BM kampında sığınma arayan binlerce vatandaş arasında yer alır. Aida, Sırp ordusu iktidara geldiğinde siyasi müzakerelerin bir parçası olur ve gittikçe daha korkutucu olan bilgileri tercüme etmek zorunda kalır. Aida ailesini kurtarabilecek midir yoksa onları ölüme terk etmesi mi gerekecektir? Film, Bosna Hersek’in 2021 Oscar adayı.
Küçüklüğünden beri oyuncu olmanın hayaliyle yaşayan Cemil, sonunda bir filmdeki kötü adam rolü için seçmelere gider ancak başarılı olamaz. Aynı rolü seneler önce oynamış olan aktör Turgay Göral’a ulaşmaya çalışır. Cemil’in rolü kapabilmek için çıktığı yol, Turgay Göral’ın hayatıyla kendi karakterinin iç içe geçtiği karanlık bir girdaba dönüşür.
Kuzey Kore'den kaçtıktan sonra, Loh Kiwan Belçika'da mülteci statüsü elde etmeye çalışırken, umudunu yitirmiş bir kadınla karşılaşır.
1930'larda, Britanya Raj'ı sırasında Analeesan Eesa, bir zamanlar Britanya Hint Ordusu'nda Captain Miller olarak bilinen bir eski asker, bir vahşeti gördükten sonra halkı Britanyalılardan koruma görevinde.
Birinci Dünya Savaşı esnasında bir erkek lisesinde öğretmenlik yapan Profesör Kantorek, öğrencilerini savaşa katılmanın ve bir asker olarak savaşta yer almanın son derece onurlu bir mevki olduğu gerekçesiyle doldurmaktadır. Bu etkileyici konuşmalardan etkilenen askerler gönüllü olarak askere yazılarak Alman ordusuna katılırlar. Ancak savaş ne kitaplarda yazdığı, ne de öğretmenlerinin anlattığı türden epik bir olay değildir. Genç askerler bu yanılgının farkında olsalar da artık geriye dönebilmeleri mümkün değildir; tüm toyluklarıyla olup biten tüm siyasi oyunların ve acımasız planların gölgesinde canları için mücadele edeceklerdir. 1930 yapımı All Quiet on the Western Front, (Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok) filminin uyarlaması.
Film, Birleşik Krallık’ın başarılı başbakanı Winston Churchill’in (Gary Oldman) kariyerindeki ilk dönemine, Hitler’in etkisindeki Nazi Almanya’sı ile mücadelesine odaklanacak. Churchill, hayatının belki de en büyük sınavından geçecektir. Hayatında zor ve geri dönüşü olmayan ikilemlerden birini yaşar. Ya Nazi Almanyası ile barışçıl bir antlaşma yolu bulmaya çalışmalıdır ya da milletinin bağımsızlığı ve idealleri için Nazilerin karşısında sımsıkı durmalıdır. Durdurulamaz Nazi güçleri Batı Avrupa'da ilerlerken ve istila tehditi kapıdayken, bir yanda şüpheci bir Kral, bir yanda da kendisi karşıtı planlar yapan partisi varken Churchill bu zor zamanlarda dik durmalı, bir ulusu ayağa kaldırmalı ve dünya tarihinin ilerleyişini değiştirmelidir.
Uzmanlarla yapılan röportajları sürükleyici canlandırmalarla birleştiren bu belgesel drama, Büyük İskender'in sıra dışı hayatını ve dünyayı fethetme arzusunu gözler önüne seriyor.
Kirliliğin zehirlediği ve eriyen buzulların sarstığı bir Norveç kasabası, kıyameti yoğun biçimde hissetmektedir. Kadim bir kötülüğü alt etmek için bir efsane gereklidir.
1925 senesinde, Percy Fawcett Amazon ormanlarına giderek köklü bir uygarlık bulup tarihin en önemli keşfini yapmak ister. Avrupalılar dünyanın en büyük ormanı olan Amazon’da El Dorado adında bir krallık olduğuna ve sayısız gezginin bu krallığı bulmak amacıyla yola çıkıp öldüklerine inanırlar. Fawcett oğluyla bu krallığın varlığını kanıtlamak ister.
Yellowstone’un öncesinde geçen 1923, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Yasak ve Büyük Buhran döneminde yaşayan Dutton ailesinin hikayesini konu ediyor. Aile reisi Jacob ve karısı Cara çiftliklerini yönetirken, tarihi kuraklık, salgın hastalıklar gibi çağın zorluklarıyla yüzleşmek zorunda kalacak.
1946 yılı savaş sonrası yeniden ayağa kalkmaya çalışan Almanya... Rachael Morgan adında bir kadın soğuk bir kış gününde harabeye dönmüş Hamburg şehrine gelir. Bir İngiliz olan kocası Lewis, yerle bir olmuş şehri yeniden kuran ekiplerin birinde görevlidir. Çift bu yeni ortama alışmaya çalışırken, Rachael kocasının beklenmedik bir kararı karşısında şaşkına dönecektir: yaşayacakları büyük evi, evin önceki sahipleri olan Alman bir dul ve onun problemli kızıyla paylaşacaklardır. Savaşın trajedisinin gölgesinde yaşamaya çalışan bu dört farklı insan bir düzen oturtmaya çalışırken, öfke ve keder duyguları tutku ve ihanetin kapılarını açacaktır.
1936 yazı, İspanya. Nobel Edebiyat Ödülü'ne aday gösterilen ünlü yazar ve Profesör Miguel de Unamuno, İç Savaş sırasında ülkede düzenin sağlanması adına General Franco’nun tarafında bulur kendini. Ama bu yüzden çalıştığı üniversitenin dekanı tarafından görevden alınır. Bu sırada Franco güneye doğru ilerleyerek güç kazanır ve çatışmalar daha da artar. En sonunda Unamuno’nun arkadaşları da evlerinden alınıp hapse atılmaya başlar. Bu olanlar yüzünden Unamuno şimdiye kadar inandığı her şeyi ve prensiplerini sorgular. Sonunda her şeyi göze alıp Franco’ya karşı gelir ve İspanya tarihinin en ünlü konuşmalarından birini yapar.
İkinci dünya savaşında, müttefik güçlerin Normandiya'ya asker çıkarması yapacağı günün arifesinde, bir grup Amerikalı paraşütçü, düşman hattının arkasında bırakılır. Askerlerin buraya bırakılmasının amacı saldırının başarısı için önemli bir görevi gerçekleştirmektir. Fakat askerler hedeflerine yaklaşırken beklenmedik bir şeyle karşılaşırlar. Nazi işgali altındaki köyde, sadece bir askeri operasyondan fazlasının olduğunu fark ederler.
Film, Pentagon görevlisi Scott Huffman'ı temel alıyor. Huffman ve karşısındaki bürokratlar arasında, Vietnam'da Amerikan askerlerinin hayatını kurtarmak için canını feda eden Hava Kuvvetleri doktoru William Pitsenbarger'ın Onur Madalyası için mücadele veriliyor. Huffman madalyanın doktorda kalması için mücadele ederken, bürokratlar ise madalyayı geri almak istiyorlar.
Einstein, Nazi Almanyası'ndan kaçtıktan sonra neler yaşandı? Arşiv görüntülerinden ve Einstein'ın kendi sözlerinden faydalanan bu belgesel-drama, bir dâhinin zihnini inceliyor.
1939 yazında. Zosia, Ukraynalı Petro'ya derinden aşık genç bir Polonyalı kız. Babaları zengin bir dul Skiba ile evlenmeye karar verdiklerinde, büyük aşkları teste tabi tutulacaktır. Düğünün hemen ardından kocası Almanya ile savaş için Polonya ordusuna hazırlandığından yalnız kalır. Bu arada, gerginlikler Yahudilerin, Polonyalıların ve Ukraynalıların yan yana yaşaması nedeniyle büyüyor.
Bhopal'daki bir fabrikada meydana gelen ölümcül gaz sızıntısının ardından, cesur demiryolu işçileri bu korkunç felakette binlerce insanı kurtarmak için ölümü göze alır.
Ecem ile Rahmi, İstanbul’da bir apartmanın bodrum katında yaşayan, ilişkilerinin henüz başında iki genç sevgilidir. Bir gece Ecem’in sorunlu eski sevgilisi Kazım kapılarına dayanır. Rahmi’nin kıskançlığı büyük bir öfkeye dönüşür ve pişmanlık dolu bir gece başlar.
2. Dünya Savaşı'nın hemen öncesinde Britanyalı bir dul, kendi kendini yetiştirmiş bir arkeologdan arazisindeki höyükleri kazmasını isteyince şaşırtıcı bir keşfe yol açar.
1939 yılında Hitler'e yapılan suikast girişimi başarılı olsaydı tarihte neler değişirdi? Nazi dönemi Almanya'sında geçen film, yerleştirdiği bomba ile Adolf Hitler'i ve kurmaylarını havaya uçurmayı sadece 13 dakikayla kaçıran Georg Elser'in hikayesini anlatıyor. Yaklaşan Nazi tehlikesini herkesten önce fark eden, başkaları bilinçsizce emirlere itaat ederken ya da sus pus otururken harekete geçen bu esrarengiz adam kimdi? Diğer insanların görmezden geldiği bir şeyi görmüştü… Ama neyi? Nazi diktatörlüğünün her geçen gün gücüne güç kattığı bir dönemde imkansızı başarmaya çalışan bu adamın hikayesini soluk soluğa izleyeceksiniz.
Kimsenin değiştirmeye gücünün yetemeyeceği bir kararla Amerika, Vietnam ile savaş başlattı...14 Kasım 1965, Pazar günü sabah 10:48’de Albay Hal Moore ve maiyetindeki askerler, Vietnam’daki Ia Drang Vadisi’ne helikopterlerle indiler. Moore, alana ilk ayak basan kişiydi ve arkasından 400 askeri de onu takip etti, karşılarında, kendilerinden tam beş kat kalabalık bir Vietkong grubu vardı. Birazdan Vietnam Savaşı’nın ilk sıcak teması başlayacaktı.
Daha önce duyulmamış mahkeme ifadesi, II. Dünya Savaşı hakkında şaşırtıcı yeni detayları ve Nazi savaş makinesinin iç işleyişini ortaya çıkarıyor.
Yönetmen Stanley Kubrick, Full Metal Jacket filminde savaşın ve askerliğin, insanların duygularını nasıl yok ettiğini gün yüzüne çıkarıyor. 18 yaşındaki acemi bir askerin gözünden, acemi askerlerin Deniz Kuvvetleri'ndeki ilk günlerinden başlayarak nasıl insani duygularının yok edildiğini ve bireysellikten çıkarılıp Deniz Piyadesi olarak nasıl tekrardan yaratıldıklarını anlatıyor. Film, 1968 yılında Vietnam harekatı için yetiştirilen askerlerin ruhlarında bıraktığı zarar ve savaşın nasıl insanlık dışı bir şey olduğunu açığa çıkartıyor. Gustav Hasford'un The Short-Timers isimli romanından uyarlanmıştır.
1979 yılında çekilmiş 1981 yılında vizyona giren, İkinci dünya savaşında U-96 adlı tip 7 sınıfı alman U-boot mürettebatın konu alan film. Propaganda unsuru taşımaz. Wolfgang Peterson yönetmenliğinde Almanca çekilen film yaklaşık 6 saatir. Savaşta Alman denizcilerin hayatlarını içinde bulundukları psikolojik durumu görsel bir anlatış biçimiyle dile getirmektedir. 1980'deki galasında zamanın ünlü isimleri filmi sonunda Wolfgang Petersonu ayakta alkışlamıştır. Diğer savaş filmlerinde olmayan savaşın insancıl boyutunu ortaya çıkartmıştır. 2.Dünya Savaşın'da görev yapan U-96 tipi bir Alman denizaltısı Atlas Okyanusu'ndaki normal devriye görevine çıkar. Gemide görevli personel haricinde bir subay da denizaltında yaşananları kaydetmek için sefere katılır. Gemi normal seyrinde iken okyanusta detroyer koruması olmadan seyreden 5 gemilik bir filoyla karşılaşır. Kaptan biraz tereddütden sonra saldırı emri verir...
Dutton ailesinin ataları daha iyi bir gelecek arayışıyla Batı’ya doğru zorlu bir yolculuğa çıkarlar. Bu mücadele dolu yolculuğun sonunda büyük bir hanedanlığın tohumları atılır.
1860 yılında Alabama'ya giden yasa dışı bir gemideki Afrikalı kölelerin soyundan gelenler, gemi enkazının bulunmasının ardından yaralarını sarabilme umuduyla adalet ararlar.
Genç bir çocuğun trajik bir şekilde öldürülmesi, Athena topluluğunda topyekûn bir savaşın fitilini ateşler. Çatışmanın merkezindeyse kurbanın ağabeyleri vardır.
1980'lerin ortalarında Irak'tan Almanya'ya geldikten sonra kendini en dipte bulan Giwar, küçük bir suçludan zamanla büyük bir büyük bir satıcıya dönüştü. Bir uyuşturucu madde sevkiyat sırasında kaybolunda Giwar, kartele borçlu kalmamak için birkaç arkadaşıyla ciddi sonuçları olacak ve sonunda kendisini Irak hapishanesinin cehennemine götürecek bir altın soygunu planlar.
Chris Taylor, genç ve idealist bir Amerikalı'dır, ve çok geçmeden Vietnam'da sadece Viet Cong'larda değil, aynı zamanda içinde büyüyen korku, fiziksel bitkinlik ve gitgide artan kızgınlığıyla da savaşmak zorunda olduğunu anlar. Taylor'ın iki kumanda komutanı düşman ve kendi aralarındaki iki savaş net bir çizgi çizmektedir, ama çelişkiler, kaos ve nefret Taylor'ın içine işler, inançlarını boğar ve duyularını insanın en yüksek tuttuğu değer olan hayata karşı hissizleştirir...
Robert G. Shaw, Amerikan İç Savaşı'nda Amerika Birleşik Ordularında zencilerden oluşan bir alayın başına liderlik etmesi için atanmış bir komutandır. Siyahlara karşı yapılan ayrımcılığa ve köleliğe karşı da olan bu savaş, tüm alay için oldukça zorlu bir sınavdır.Düşman ordularının, zenci askerlerden oluşan bu birliğin kumandanının öldürülmesi emrinin yanında, birliğin kendi askerleri arasındaki olaylar da, Robert G. Shaw'un üstesinden gelmesi gereken sorunlar arasındadır.Amerikan İç Savaşı'nda savaşmış Robert G. Shaw'un ailesine yazmış olduğu mektuplardan derlenerek sinemaya aktarılmış Zafer, hem Edward Zwick filmografisinin hem de sinema tarihinin önemli filmleri arasında yer alıyor. Tüm oyuncu kadrosunun başarılı performanslarının yanında, Denzel Washington'ın olağanüstü oyunu ile En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar'ını kazandığını da ekleyelim.
Wilfried Wils, İkinci Dünya Savaşı'nın başlangıcında Anvers'te polis yardımcısıydı. Şehir şiddet gösterileri ve yaygın güvensizlikle boğuşurken, Wilfried çok kaygan yollardan kaçınmak için elinden geleni yapar. Alman işgalcilerin yanında yer alan Meanbeard adlı bir adamın desteğini alırken, aynı zamanda nişanlısı Yvette'in de kardeşi olan şiddetli Nazi karşıtı meslektaşı Lode'un sırdaşı olur. Nazi işgali ve Yahudilerin yok edilmesi güç kazanırken, Wilfried hayatta kalmak için savaşmak zorunda kalacaktır.
1909'da Willie Boy ve aşkı Carlota, çok ters giden bir çatışmada yanlışlıkla babasını vurduktan sonra kaçar. Başkan Taft'ın bölgeye gelmesiyle yerel şerif, öldürülen kabile liderleri için adalet arayan iki Kızılderili takipçiye liderlik eder.
Kıyamet sonrası hiç bitmeyen bir kışın yaşandığı bir dönemde 6 asker, savaşı sona erdirebilecek bir göreve gönderilir. Buz utmuş denizin ötesine geçip teslimat yapmakla görevlendirilen askerler kendilerini bu süreçte zorlu bir mücadelenin içinde bulur.
Amerika Birleşik Devletleri'nin 2. Dünya Savaşı'na girmesinin ardından Desmond T. Doss (Andrew Garfield) da birçok Amerikalı gibi orduya katılmaya gönüllü olur. Ancak dindar bir Hıristiyan ve bir pasifist olan Doss, savaşta insan öldürmeyi ve herhangi bir şekilde silah kullanmayı reddetmektedir, onun yerine savaş alanında yaralıları kurtararak hizmet etmek istemektedir. Bu tavrı hem komutanları, hem de asker arkadaşları arasında ilk başta çok sert tepkiyle karşılanır, askeri mahkemeye bile çıkar. Ancak Doss, son derece sert bir eğitimden geçip, kendi hayatı pahasına silahsız bir şekilde savaş alanına gitmeyi çoktan göze almıştır. ABD Başkanı Harry Truman tarafından Onur Madalyası'na layık görülmüş bir vicdani retçinin öyküsünü sinemaya aktaran Savaş Vadisi filmini Mel Gibson yönetiyor.
Tarihi dizi Vikings'in 100 yıl sonrasını konu alan Vikings: Valhalla, İngiltere Kralı Günah Çıkartıcı Aziz Edward'ın ölümünün ardından 3 lordun İngiltere tahtında hak iddia etmesi üzerine, İngiltere'nin kaderini etkileyecek olayları anlatmaktadır. Viking çağının nasıl sonlandığını da anlatmaktadır.
1972'de, bir ragbi takımını Şili'ye uçurmak için kiralanan Uruguay Hava Kuvvetleri Uçuş 571, And Dağları'nın kalbindeki bir buzulda feci bir şekilde düşer. Kazada, 45 yolcudan sadece 29'u sağ kurtulur. Kendilerini dünyanın en zorlu ortamlarından birinde bulan yolcular, hayatta kalabilmek için aşırı önlemlere başvurmak zorunda kalır.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Guadalcanal da savaşan bir grup Amerikalı erkeğin değişmelerinin, acı çekmelerinin ve kendileriyle ilgili önemli keşifler yapmalarının öyküsü. Film Pasifik adalarında Japonların ilerlemelerini durduracak olan, savaşta anahtar görevi görmüş çatışmalardan birini arkaplanına almış. Ama öykü, bunun ötesinde, hayatta kalmak için savaşan, korkunç stres altındaki insanların aralarında gelişen güçlü bağların arasında dolaşıyor.
Paulette Jiles’in aynı isimli romanından uyarlanan filmde, Amerikan İç Savaşı’ndan 5 yıl sonra, kimi kimsesi olmayan savaş gazisi Yüzbaşı Jefferson Kyle Kidd, kasaba kasaba gezerek okuma yazması olmayan insanlara haberleri okumaktadır. Bir gün Kidd’in yolu, 6 yıl önce Kiowa kabilesi tarafından ebeveynlerinin öldürüldüğü ve onlar tarafından büyütülen 10 yaşındaki Johanna Leonberger ile kesişir. Daha önce hiç deneyimlemediği bu dünyaya düşman olarak büyüyen Johanna’nın hayatta kalan son akrabalarına verilmesi gerekmektedir. Kidd, çocuğu kanunun belirlediği vasilerine teslim etmeyi kabul eder. Acımasız vahşi doğada ikisi de ev diyebilecekleri bir yer bulmak için yüzlerce kilometre yol kat ederken, hem zorlu doğa şartları hem de peşlerine düşen haydutlara karşı mücadele edeceklerdir.
2. Dünya Savaşı’nda hizmet etmiş ve Adolf Hitler’e suikast gerçekleştirmiş efsanevi Amerikan askeri Cavlin Barr’ın meşhur Bigfoot’un peşine düşmesini anlatıyor. New England’da huzur dolu bir yaşamı olan eski asker, FBI ve Kanada polisleri tarafından temesa geçilerek, canavarın peşindeki ekibin başına getirilir. Canavarın ölümcül bir veba taşıdığına ve Kanada’nın yabani bölgelerinde saklandığına inanılmaktadır, usta aktör Sam Elliott'a Aidan Turner ve Caitlin Fitzgerald eşlik ediyorlar.
Teğmen Chris Burnett başarılı bir savaş pilotudur. Bir görev uçuşu sırasında uçağı düşürülen genç teğmen kendisini amansız bir mücadelenin ortasında bulur. Peşine düşen düşman gizli polisi ve askerlerden kurtulmaya çalışan Burnett'i bu durumdan çıkarmaya çalışan tek kişi komutanı Reigart olur.
Waiting For Anya, Michael Morpurgo’nun aynı isimli romanından sinemaya uyarlananıyor. Romanın konusu ise şöyle: Fransa-İspanya sınırındaki küçük Lescun kasabasında yaşayan Jo, savaşa uğurladığı babasının özlemiyle başa çıkmaya çalışırken, okuldan artakalan zamanlarını çobanlık yaparak geçirir. Günün birinde Jo, dağda bulduğu ayı yavrusuna bakan gizemli bir adamla karşılaşır. Daha önce bir yerlerde gördüğüne emin olduğu bu adamın izini sürmeye karar verince boyundan büyük işlere kalkışır. Savaşın yakıcı etkilerinden kaçmaya çalışan bir düzine çocuğun kaderi, artık tamamen onun ellerindedir. Çocukların düşünü kurduğu barış, kasaba sınırının yanı başındaki dağların eteklerinden geçmektedir. Ancak bu yol, bir grup rütbeli davetsiz misafir yüzünden her zamankinden çok daha tehlikeli bir hâl almıştır.
Dünyanın biyoçeşitliliği en yüksek yerlerinden biri olan Kongo Virunga Milli Parkı M23 silahlı isyancıları tarafından tehdit edilince, küçük ve yorgun bir korucu ekibi karşılarına dikilir. Eski bir çocuk asker, yetim gorillerin bakıcısı, bir doğa koruma uzmanı ve film ekibi de iki ateş arasında kalır. Kahramanları, kötü adamları, gorilleriyle bu benzersiz aksiyon-belgesel, daha güzel bir dünya için kendi hayatını hiçe sayanların inanılmaz öyküsünü anlatıyor.
70'li yaşlarının ortasındaki SSCB lideri Joseph Stalin'in sağlığı gayet yerindedir. Paranoyak yapısı ile düşmanlarına kök söktürmeye, acımasızlığı ile en yakınlarının bile gözünü korkutmaya devam etmektedir. 20 milyon insanın ölümüne sebep olmuş bir diktatör olarak hala tüm gücü elinde bulundurmaktadır. Ta ki bir sabah çalışma odasında ölü bulunana dek... Diktatörün ölümünün ardından 30 yıl demir yumrukla yönetilen ülkenin içine düştüğü kaos kimileri için ise bir fırsat anlamına gelmektedir. Stalin'in çevresindeki yalakalar bir anda iktidar yarışına girişir...
Görevini tamamlayarak Dünya'ya dönmeye hazırlanan kargo gemisi Nostromo'nun beş erkek, iki kadın ve bir kediden oluşan mürettebatı özel kabinlerinde uykudadır. Bilgisayarların çevredeki bir gezegende yabancı bir yaşam türü tespit etmeleri üzerine uyandırılırlar. Yasalar, akıllı olabilecek her canlının araştırılmasını emretmektedir. Dallas, Lambert ve Kane'den oluşan ekip, gezegene gittiğinde terk edilmiş bir uzay gemisiyle karşılaşır. Buldukları yumurta benzeri organizmaları incelerken, bir tanesi kırılır ve yengeç benzeri bir yaratık Kane'in yüzüne yapışır. Ekip gemiye döndüğünde Ripley, Kane'i içeri almakta tereddüt eder. Karantina kuralları çok açıktır. Fakat mürettebat, arkadaşlarını kurtarmak için bu sorumluluğu alır.
1930’ların İtalya’sında geçen filmde hayat dolu bir Yahudi muhasebeci olan Guido Orefice (Roberto Benigni), güzeller güzeli öğretmen Dora’ya (Nicoletta Braschi) vurulur ve tüm engellere rağmen evlenirler. Ardından bir de çocuk sahibi olan çiftin hayatlarındaki tüm pürüzler ortadan kalktığında İkinci Dünya Savaşı patlak verir ve Almanlar İtalya’yı esir alır. Yahudi oldukları için toplama kampına götürüldüklerinde Guido, oğlu Giosué’ye (Giorgio Cantarini) esir kampının ve savaşın bir oyun olarak söyleyecek; oğlu, oyunu başarıyla tamamlarsa ödül olarak çok istediği bir oyuncak tankı hediye edecektir.
Birinci Dünya Savaşı’ndan yeni çıkmış İngiltere’yi, yasadışı faaliyet gösteren çeşitli çeteler sarmıştır. Bunlardan biri de soygunculuk ve at yarışıyla para kazanan Peaky Blinders’dır. Polislere rüşvet yedirerek paçayı kurtaran çete, bir soygunda yanlışlık yapınca başlarına bela olacak yeni bir müfettişin şehre gelmesine vesile olurlar.
Altın çağını yaşayan Berlin en büyük planlarından birini hayata geçirerek bir gecede 44 milyon avro değerinde mücevher çalmak için Paris'te bir çeteyle bir araya gelir.
Musabbar cin kavmi, zamanında Hz. Süleyman’ın himayesinde çalışmaktadır. Ancak Hz. Süleyman’ın ölümünün ardından, Musabbar cinleri büyük bir kibre kapılarak, dünyaya hükmetmeyi planlarlar. İnsanları kullanmaya başlayan Musabbar cin kavmi, insanlara yaptıkları büyülerle onların yoldan çıkmasına neden olur. Soyunun tükenmesi durumu ile karşı karşıya olan zengin bir ağa da, bunun önüne geçmek için Musabbar cinlerinin karısıyla münasebete girmesine izin verir. Yaşanan bu olay sonucu dünyaya melez bir çocuk gelir. Eğer bu melez çocuk, Hz. Süleyman’ın soyundan gelen bir kadınla birleşirse, bu durum dünyanın insanların kontrolünden çıkmasına neden olacaktır. Patlak veren bu olaylara denk gelen bir grup akademisyen, kendilerini dahil oldukları olaylardan kurtarabilmek için canları pahasına savaşmak zorunda kalır.
Genç ve başarılı bir banker olan Andy Dufresne, karısını ve onun sevgilisini öldürmek suçundan ömür boyu hapse mahkum edilir ve Shawshank hapishanesine gönderilir. İşkence, tecavüz, dayak dahil her türlü kötü koşulun hüküm sürdüğü hapishane koşullarında, Andy'nin hayata bağlı ve her daim iyi bir şeyler bulma çabası içindeki hali, çevresindeki herkesi çok etkileyecektir. Bir süre sonra parmaklıkların arkasında bile özgür bir yaşam olabileceğine bütün mahkumları inandırır. Bu mahkumlardan biri olan Ellis Boyd Red ve Andy, unutulmaz bir dostluk kurarak hapishaneyi bambaşka bir yer haline getirirler.
Canlandırmalar ve uzmanlarla yapılan röportajlar içeren bu belgesel-drama, Mısır'ın son firavunu Kleopatra'nın tahtını, ailesini ve mirasını koruma mücadelesini konu alıyor.
Hastanede yeni işe başlayan bir hemşire, bir meslektaşının ilgi çekme arzusunun hasta ölümleriyle bağlantılı olabileceğinden şüphelenir. Gerçek bir öyküden uyarlandı.
Ünlü terzi Peyami, en iyi dostunun müstakbel eşi için gelinlik dikmektedir. Ama hiç görmediği bu kız beklenmedik şekilde hayatına girince, Peyami’nin sırlarına bir yenisi eklenir.
Bryan Cranston, Your Honor dizisinde bir vur kaç olayına karışan oğlunu kurtarmak için suça bulaşan, mesleği ve babalık değerleri arasında ikilime düşen bir hâkime hayat veriyor. Yıllar boyu adaleti sağlamak için çalışan bu hâkim, oğlunun kötü olaylara dâhil olması sonucunda kendisini ve kariyerini tehlikeli bir durumun içerisine sürüklüyor.
Bilbo Baggins, Büyücü Gandalf ve Thorin Meşekalkan’ın 13 cüceyle birlikte, Yalnız Dağ’ı ve kayıp Erebor Cüce Krallığı’nın bulmak için yola koyulduğu serüven devam ediyor. Grup, doğuya doğru ilerlerken önce Göl kasabasına, oradan da nihayet Yalnız Dağ’a gider. Burası en büyük tehlikeyle, tüm yaratıklar içinde en korkutucu olanıyla Ejderha Smaug’la karşılaşıp yüzleşecekleri yerdir.
Viking kahramanı Ragnar Lothbrok’un, ileriyi göremeyen, yetersiz bir lidere meydan okuyarak Norse sınırlarını nasıl genişlettiğini seyrettiğimiz gerçekçi bir dram.
1900’lü yılların başında maceraperest, asi, heyecanlı ve zekası bedenine sığmayan genç tıp talebesi Ziya’nın en büyük dileği, çok iyi bir hekim olup tıbbın çare bulamadığı birçok salgın hastalığa derman olabilmektir. İstanbul’da tanıştığı delilik ve dahilik arasında duran hekim İhsan, onu bu dünyada anlayabilen tek kişi olmuştur. Birbirini bulan bu iki eksantrik ve yaralı ruh, beraber giriştikleri gizli ve yasaklı deneyin bedellerini ağır bir şekilde ödeyeceklerdir. Zira kodlarını çözmeye çalıştıkları kadim bir yazı onları adeta felaketin kapısına getirip bırakır.
2. Dünya Savaşı'nın son günlerinde görme engelli bir Fransız kızla bir Alman askerinin yolları kesişir.
İngiliz aristokrat Leydi Sarah Ashley, sadakatsiz kocasıyla yüzleşmek ve alışılmadık bir varlığı satmak için dünyanın yarısını dolaşıyor; Avustralya'nın taşra bölgesindeki Faraway Downs adlı bir milyon dönümlük sığır çiftliği. Kocasının ölümünden sonra, acımasız Avustralyalı sığır baronu King Carney onun topraklarını ele geçirmeyi planlar. Bu durum üzerine Sarah çiftliğini korumak için isteksizce güçlü bir sığır yetiştiricisiyle iş birliği yapar.
Muallim, 20.yy başı Osmanlısında, devlet tarafından Fransa'ya mühendislik eğitimi için gönderilen ve kimliğine yabancılaşarak ülkesine dönen Ali, ilk defa katıldığı bir Jön Türk toplantısında zabitler tarafından tutuklanıp, öğretmen olarak bir kasabaya sürgün edilince, Küçümsediği tüm değerlerle yüzleşmek ve cahil bulduğu halkla bir arada yaşamak zorunda kalmasını konu edinir.
Genç bir kadın olan Hira, kızını bir doğum gününde kaybetmiştir. Yaşadığı bu büyük acıdan sonra kendisini toparlayamayan Hira akıl hastanesine yatmak zorunda kalır. Acılı kadın kızının katillerini bulup intikam almaya kararlıdır. Katilleri bulmak için araştırmaya başlayan Hira, komiser Servet’ten yardım ister. Kızının doğum gününde izini bulduğu katilleri istasyona çağıran Hira için intikam vakti gelmiştir.
Orçun Benli'nin yönetmen koltuğunda oturduğu Gelincik; faili meçhuller, zorla kaybetmeler, yargısız infazlar ve işkencelerle dolu 90'lar siyasi ikliminde bir polisiye hikâye anlatıyor.
1940’lı yıllarda Sovyet Rusya’sı… 2. dünya savaşında Doğu cephesi alev alev yanmaktadır. Naziler ve Kızıl Ordu arasındaki bu ateş, bembeyaz bir sevdayı da yakmak üzeredir. Kuzey Kafkasya Türklerinden Niyaz ve Cennet daha çiçeği burnunda evliyken savaşın sert darbesiyle ayrılmak zorunda kalırlar. Nazi işgali hızla köylerine kadar gelir. Cennet ve bütün köy zorunlu işçiler olarak Almanya’ya, çalışma kamplarına gönderilir. Bu, bir yolculuğun hikâyesidir… Fedakar yolcuların hikâyesi… Bir Vefa hikayesi….
Dürüstlük abidesi olarak bilinen Başkomiser Harun terfi için gün saymaktadır. Ancak akıl almaz olaylar onu kin ve nefret dolu bir intikam hikâyesinin içine sürükler.
Savaş bölgesinden yeni dönen genç bir asker, bir uyuşturucu baskınına yakalanınca, perde arkasında gerçekte neler olup bittiğini araştırmak üzere tehlikeli bir kötü şöhrete sahip bir hapishanede gizli göreve gitmek üzere yetkililer tarafından işe alınır. Bir yeraltı mahkum dövüş çemberi keşfettiğinde, gardiyan onu rekabet etmeye zorlar. Adam, özgürlüğünü kazanmak için savaşmalı ve gardiyanın yozlaşmış sistemini yıkmalıdır.
ÇÖLDEN GEÇTİ Hakkında Yorumlar (0)